Wednesday, November 15, 2006

KARMA FELSEFESİ – 2

KARMA BATI UYGULAMASI İLE BİR DOĞU GELENEĞİ

Bireysel bir ruhun (veya şuuraltının) daha önce var olduğu inancı birçok dla anılmıştır. Bu mekanizmayı tarif etmek için kullanılanlar arasında metampsikoz, transmigrasyon (ruh göçü), reenkarnasyon, tekrardoğuş, genedoğum ve yeniden bedenlenme sayılabilir. Karma, tam olarak fiil anlamına gelen Sanskritçe bir kelimedir. (sanskritçe, i. ö. 1500 lere dayanan, kadim bir Hint-Avrupa yazı dilidir.) Karma, tekrardoğuşa yol açan kudrettir., 'Kader, karma için bir eşanlamlı sözcük olabilir. Herhangi bir hayatta, o ve ardılı reenkarnasyonlarda (hayat sürelerinde) gelişecek olan kişiliğin tohumlarını ekeriz. Yani karma tekrardoğuş sayesinde iş gören bir mekanizmadır. Bu ikisi birlikte düşünülmelidir.

Karmanın temel kanunu etki ve tepki veya sebep ve sonuçtur. Bu "başkalarına nasıl davranırsan, sana da öyle davranılacaktır" yolundaki Hristiyan (ve diğer tüm dinlerin) felsefesine denktir. Bir başkasını esenliği için zararlı veya kötü olabilecek herhangi bir fiil, verilen zarar uygun oranda geri dönecektir. Karmanın temel ilkelerinden biri, her ruhun (varlığın) hür irade sahibi olduğudur. Her zaman seçme özgürlüğü mevcuttur. Her ruh, karmik derslerin öğrenilmesi için gerekli olan biyolojik kalıtım ve fiziksel ortamı sağlayabilecek ebeveyne çekilir. Psişik, genetik, hatalarımızın karakterlerini belirlemede biyolojik genetikten çok daha önemlidir. Ek olarak, varlığın tüm ders ve fiilleri, her bir yeni hayat süresini belirlemede kullanılmak üzere Akaşik kayıtlarında kaydedilir. Bu kayıtlar, geçmiş, şimdi ve gelecek yaşamlarımızın genel toplamıdır ve şuuraltımıza toplanmıştır.

Bütün karmik çember boyunca bir telafi kanunu hüküm sürer. Bu kanun bir varlığın, önceki bedenlerinde edinmiş olduklarını, bir hayat süresince kullanabilmesini sağlar.

Çoğunlukla insanlar karmaları sebebiyle herhangi bir şeyi yapmadıklarını söyleyeceklerdir. Bu durumda karma, bir koltuk değneği olarak kullanılmaktadır. Karma ne ödüllendirir ne de cezalandırır. Bu evrensel sebep ve sonuç kanunu, tüm fiilere anlam vermektedir. Hiç bir şey şans eseri oluşmaz. Ancak cehalet ve suistimal yoluyla karma; tahribat, acı, üzüntü ve ıstırap olarak sonuçlanır.

Ruhgöçü kavramı Doğulu karmik düşüncede vardır. Ruhgöçü;insan ruhunun mineral aleminden alt hayvanlara ve en sonunda insana doğru yol alışıdır. Batılı karmik takipçilerinin çoğunluğu gibi birçok Doğu filozofu bu kavramı reddeder. Ruhgöçünü kabul edenler bile insan formu birkez kazanıldıktan sonra alt hayvan formuna geri dönmenin imkansız olduğunun hissettirmektedir. Ben şahsen ruhgöçünü kabul etmiyorum ve şahsen yapmış olduğum 25. 000 regresyon progresyon da insan olmayan bir mevcudiyet ortaya çıkmamıştır. Kadim zamanlardan beri her kültür, karma fikrini öyle ya da böyle bir biçimde kabul etmiştir. Şimdi karmanın kökenini doğudan batıya doğru izleyeceğiz. Daha sonra fenomenle ilgili geçerli bazı populer izahlar sunacağım.

No comments: